İşgale Karşı Duralım, Krizin Faturası Egemenlere!
Suriye/Rojava’ya yönelik saldırı planlarına dair bir açıklama yapan Partizan, savaşın egemenlerin fetihçi emelleri adına, krizden çıkmak için çıkardıklarını dile getirdi.
8 Ekim 2019
“Türk devleti bir kez daha sınırların ötesine yönelik saldırganlık ve işgal tehditlerinde ivmeyi yükseltiyor, savaş naraları yeniden atılıyor, borular çalınıyor!” denilen açıklamada hedefin bir kez daha Suriye/Rojava olduğunun altı çizildi.
“Terörle mücadele” demagojisi altında, Rojava devrimi hedefte
Açıklamada şu ifadelere yer verildi: Adres kuşkusuz yine Suriye/Rojava. 2011 yılında, Suriye’de başlayan iç savaşın ilk gününden bu yana TC devleti, bir yandan cihatçı çeteler eliyle Esad’ı devirmeyi hedeflediyse diğer başlıca gündemi de bölgedeki Kürtler oldu.
Rojava Kürtlerinin Temmuz 2011’de gerçekleştirdiği devrimle, kendi kaderlerini ellerine almaya başlamaları ve özerk yönetimlerini kurmalarıyla, Türk devletinin bölgeye dönük saldırganlığı da yeni bir boyut kazandı.
Türk devleti, gerek Azez-Cerablus’ta gerekse de bir askeri operasyonla işgal ettiği Afrin’de demografik yapıyı değiştirerek cihatçı çeteleri bu bölgelere yerleştirdi, onları besledi, büyüttü ve şimdi de savaşmak üzere yeniden sahaya sürüyor!
Şimdi bir kez daha toplumun tüm kesimleri, “vatan”, “millet”, “sakarya” edebiyatını besleyen şovenist faşist söylemler eşliğinde, Kürt düşmanlığı temelinde hizaya çekiliyor.
“Terörle mücadele” demagojisi altında, Rojava devrimi hedefe konuyor. AKP-MHP faşist İttifakı, daha önce Rus emperyalistlerinin kontrolünde yaptığını şimdi ABD emperyalizminin icazetinde, Rojava topraklarında bir kez daha yaşama geçirmek istiyor.
İktidar, yıpranan, giderek eriyen ve çözülen kitle desteğini, toplumsal tahakkümünü Kürtlere yönelik yeni bir savaş eşliğinde; devrimci, ilerici ve yurtsever güçlere yönelik topyekûn bir saldırganlıkla yeniden kurmak istiyor.
Bu gayenin, çeşitli milliyet ve mezheplerden halkımız için elektrikten otoyola, posta ücretlerinden doğalgaza kadar hemen her kalemde korkunç zamlarla birlikte açlık, yoksulluk ve sefalet anlamına geleceği çok açık.
Rojava Devrimine sahip çıkalım, işgal planlarına dur diyelim!
Savaşın egemenlerin içine girdikleri krizden çıkmak adına yürürlüğe sokulmak istendiğine dikkat çekilen açıklamada bu planların emekçiler için daha fazla sefalet ve yoksulluk anlamına geleceği vurgulanarak Rojava devrimine sahip çıkma ve direnişi büyütme çağrısı yapıldı:
Türk hakim sınıfları, bir kez daha içine düştükleri ekonomik ve siyasi krizden, Kürtleri topun ağzına koyarak, şovenizmle üreteceği rızaya dayanarak çıkmayı hedefliyor. Tüm bunlar olurken de krizin faturası savaş koşulları bahanesiyle ve bunu takip edecek olan istibdat rejimiyle, geniş emekçi yığınlara kesilmek isteniyor.
Bu planlara dur diyeceğiz, demeliyiz! Ortadoğu karanlığında Rojava devriminin başta Kürt ulusu olmak üzere kadınlara, gençlere ve geniş ezilen emekçi yığınlara ilham olan gerçekliği yaşamsal bir önem taşıyor. Rojava devrimi, ezilenler ve kadınlar için geleceğin, egemenlerin bize dikte ettiğinden farklı, eşit ve özgür bir şekilde inşa edilebileceğine dair umudu büyüttü. Bu yüzden ona sahip çıkmalıyız!
Muktedirlerin fetihçi emelleri adına, halkımıza hem ölüm ve zulüm getirecek hem de bizi daha fazla sefalet ve yoksulluğa mahkum edecek bu işgal saldırganlığına karşı direnişi büyütelim!
Rojava devrimine sahip çıkalım! Daha fazla yoksulluk ve sefalet, daha çok baskı ve zulüm getirecek işgal planlarına dur diyelim!