Almanya: Almanya Türkiyeli İşçiler Federasyonu (ATİF) tarafından 28 Ekim günü düzenlenen “50. Yılında 68 Kuşağı Anlatıyor” başlıklı panel ilgi gördü. DGB Sendikası salonunda gerçekleştirilen SYKP’den Mahir Sayın, ESP’den Ziya Ulusoy ve Partizan’dan Hacı Demirkaya konuşmacı olarak söz alırken Ulm Tohum Kültür Derneği’nden Barış Çaktı panelin moderatörlüğünü üstlendi. Saygı duruşuyla başlayan panelde, 68’i anlatan bir sinevizyon gösterildi. Söyleşide konuşmacılar hem anılarını hem de değerlendirmelerini aktardı. Özellikle anıların aktarıldığı bölümlerde, konuşmacılar ve dinleyiciler duygusal anlar yaşandı.
“68 sadece gençlik hareketi değil, halk hareketidir”
68 kuşağından olan, Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi (SYKP) kurucularından Mayir Sayın “1, 2 ve 3. Enternasyonal’i böyle kısa bir zamanda anlatmak nasıl zorsa, 68’i de anlatmak çok zor” diyerek, hiçbir söyleşide olmadığı kadar heyecanlı olduğunu söyledi. 68’in bir isyan olduğunu belirten Sayın “Bu isyanı da sürükleyecek yeterli organize yoktu” dedi. Kendi neslinin Vietnam Devrimi’nin eseri olduğunu söyleyen Sayın “68 anti emperyalist, anti sömürgeciydi” dedi. Sayın konuşmasından bazı notlar şöyle:
“2. Dünya savaşında Sovyetlerin anti-faşist zaferi büyük prestij kazandırdı. Bunun 68 kuşağına büyük etkisi oldu. Tabii işçi sınıfı da muazzamdı bu dönem. Sadece Fransa’da 9 milyon işçi grevdeydi. Sosyalizme eğilim yüksekti, ama komünist partiler buna cevap veremedi. Türkiye işçi sınıfı da 60’lardan sonra muazzamdı. Biz de gücümüzü sınıftan alıyorduk. Toprak istemi komünistlik, ulusal sorun ise hem komünistlik hem de bölücülüktü. Doğu Mitingleri de önemli bir çığır açmıştı. 68 sadece gençlik hareketi değil, halk hareketidir.
Mihri Belli akımından geliyorum. Demokratik Devrim mi, Sosyalist Devrim mi tartışmasında ‘Önce Demokratik Devrim’ diyenlerdendim. Daha sonra bu kesintili anlayışı kesintisiz devrim olarak formüle eden Mahir Çayan’ı izledik.”
“68, ülkemiz devrimci hareketi açısından çok önemli bir tarihsel kesitti”
2. Emperyalist Paylaşım Savaşı, Çin Devrimi, Vietnam ve diğer önemli gelişmelerin 68’e önemli etkisi olduğunu, hatta belirleyici olduğunu belirten Partizan’dan Hacı Demirkaya “Devrimci dalga yükselmişti. Toplum temizdi” dedi. Demirkaya’nın söylediklerinden bazı notlar şöyle:
“İçten çökertme yolunu seçen burjuvazi, 61 Anayasasındaki kısmi hakları bile kullandırtmadı. Türkiye’de faşist diktatörlük ve Kemalist eğitim var. Tüm devlet kurumları, yapılanmaları bunun üzerinden yürüyor.
Devrimciler için dayanışma çok önemlidir. Bunun en anlamlı örneklerini de vermiştir 68 kuşağı.
Reformistler, yasalcılar ve diğerlerinin tavırları da devrimci mücadeleye önemli sekte vurmuştur.
O dönemde, tüm dünyada olduğu gibi coğrafyamızda da gençlik hareketleriyle başlayan ve kısa sürede diğer toplumsal kesimlere yayılan bir alt-üst oluş gerçekleşti. Gençliğin akademik-demokratik talepleriyle başlayan ve militan bir niteliğe ulaşan 68 devrimci gençlik hareketi, ülkemiz devrimci hareketi açısından çok önemli bir tarihsel kesitti.”
“İsyanımız ve itirazımız vardı”
Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) Avrupa Sözcüsü Ziya Ulusoy “68, kapitalist-emperyalist sisteme isyandı. İsyanımız ve itirazımız vardı” dedi. “Çin devrimi, kültürden ziyade, siyasal bir devrimdi” diyerek konuşmasını sürdüren Ulusoy “68’de kapitalist merkezlerdeki gençlik bunlardan etkilendi” dedi. Ulusoy’un 68 değerlendirmesinden bazı notlar şöyle:
“Bir değerlendirme yaparken, öncesini ve sonrasını da birlikte değerlendirmek gerekir. En Kemalist olanın bile, sonradan, hem de hepimize örnek olacak şekilde nasıl anti-Kemalist olduğunu gördük. Yani her durumu, olayı ve bireyleri bütünlüklü değerlendirmek lazım. Mihri Belli’nin Yunanistan’da verdiği anti-faşist gerilla mücadelesini görmezden gelemeyiz.
Fransa’da milyonlarca işçiyi grevlere yöneltmesi, yeni sömürge ülkelerde öğrenci hareketinin işçi ve köylü hareketleriyle iç içe gelişmesi, gençlik isyanının devrimci anlamı ve işlevini çok daha kapsamlı hale getirmişti. 68 gençlik hareketine Fransa gençliği öncülük yapmıştı. Hareketin en ileri olduğu yerlerden biri de ABD’ydi. Yeni sömürge ve sömürgelerde 68’den doğan ve beslenen devrimci hareket ve örgütler kalıcı hale geldiler.”
Her üç konuşmacı da 68’den sonra 70’lere, 80’lere ve günümüze de değinerek, çıkarılması gereken dersler üzerine konuştu. Partizan, AvEG-Kon, SYKP ve HDK-Ulm’un enformasyon standı da açtığı 5 saat süren panelin soru-cevap bölümünden sonra, panelistler kendilerine yöneltilen sorulara tek tek yanıt verdiler.