Esenyurt’ta bir araya gelen devrimci ilerici güçlerden eylem

Esenyurt’ta bir araya gelen devrimci ilerici güçlerden eylem

İçlerinde Partizan’ın da olduğu Esenyurt Dayanışma Ağı, ESP, SKM, SGDF’ye yönelik tutuklama saldırısına karşı Esenyurt Depo’da basın açıklaması yaptı.

25 Ocak 2025

Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP), Sosyalist Kadın Meclisleri (SKM) ve Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu (SGDF) yöneticisi ve üyesi 41 sosyalistin 21 Ocak sabahı evlerinden gözaltına alınarak 34’ünün tutuklanması Esenyurt’ta protesto edildi. Eylemde  Bolu otel katliamda protesto edildi.

Esenyurt Dayanışma Ağı,  Esenyurt Depo Örnek Börek önünde bir araya gelerek, “Gözaltılar, baskılar bizi susturamaz” pankartı açtı, “Yaşasın devrimci dayanışma”, “Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiç birimiz”, “Kaza değil bu bir katliam”, “Faşizme karşı omuz omuza”, “Komplolar sökmedi sökmeyecek”, “Bijî şoreş, bijî sosyalizm”, “Jin, jiyan, azadî”, “Kadın, yaşam, özgürlük” sloganlarını attı.

Basın açıklamasında konuşan Halkevleri üyesi Samut Karabulut, “Kabus dolu bir ülkede yaşıyoruz” diyerek, kadınların katledilmesi, iş cinayetleri ve Bolu Kartalkaya’daki kayak merkezindeki otel yangınına değindi. Bolu’daki otel katliamında Çevre ve Şehircilik, İçişleri ve Turizm bakanlıkları sorumlu olmasına rağmen bunlara dokunulmadığını, otel bekçisi ve aşçısının gözaltına alındığını söyledi. Karabulut, Tayyip Erdoğan’ın “fıtrat” açıklamalarına atıfta bulunarak, “Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın deyimiyle söylersek, ‘bu kabuslar Türkiye’nin fıtratında var’ mı diyeceğiz” dedi.

“Oysa biz biliyoruz ki bu kabuslar kapitalist sistemin fıtratında, AKP iktidarının fıtratında var. Bu iktidarın fıtratında kar uğruna halka ölüm ve zulüm var” diyen Karabulut, bütün bunlar yaşanırken insanca yaşanabilir bir ülke isteyen sosyalistlerin, eşit bir yaşam talep eden Kürt siyasetçilerin, gazetecilerin tutuklandığına dikkat çekti.

İktidarın halka karşı işlediği suçları örtbas etmek için yayın yasakları getirdiğini, haksızlık Kürtlere karşı yapılmışsa da önce yayın yasağı getirildiğini ardından gazetecilerin tutuklandığını söyleyen Karabulut, iktidarın yargıyı bir silah gibi kullanarak siyasi muhalefeti susturmaya, bastırmaya, açlık sınırında çalışan, çalışırken ölmek istemeyen işçilerin, açlığa mahkum edilen emeklilerin, mezhepçiliğe maruz kalan Alevilerin, eşitsizliğe itiraz eden Kürtlerin, hakkını arayan toplumun sesini kısmaya çalıştığını belirtti.

Ezilenlerin Sosyalist Partisi üye ve yöneticilerinden 34 kişinin tutuklanmasının baskı siyasetinin bir parçası olduğunu, bunu kabul etmediklerini vurgulayan Karabulut; “Demokratlara, sosyalistlere, hakları için mücadele edenlere karşı uygulanan siyasal baskılara itiraz ediyoruz. Faşist politikalarla toplumun sesinin kesilmesine itiraz ediyoruz” dedi.

Yaşanan katliamlar, açlık ve yoksulluğun sorumlusunun sosyalistler değil iktidarın olduğunu vurgulayan Karabulut, “Depremde ölen insanların sorumlusu müteahhitler ve iktidardır; biz sosyalistler değiliz. Fabrikalardaki patlamalarda işçilerin katledilmesinin sorumlusu patronlar ve iktidardır; biz sosyalistler değil. Otel yangınında 78 insanımızın can vermenin sorumlusu hiçbir yetkisi olmayan işçiler değildir, otel işletmecisi ve denetimleri yapmayan Turizm Bakanıdır. Terör arıyorsanız, terörist arıyorsanız madenlerdeki, fabrikalardaki, otellerdeki katliamlara bakın” dedi.

Dayanışma vurgusu yapan Karabulut, “İşçilerin, halkın insanca yaşam hakkını savunan sosyalistlerin, hak mücadelesi verenlerin, halkın haber alma hakkını savunan gazetecilerin yanındayız. Ve tüm insanlarımızı faşizme karşı omuz omuza mücadeleye davet ediyoruz. Ölümün ve zulmün iktidarına karşı mücadeleye davet ediyoruz” dedi.

“Buradan ilan ediyoruz hepimiz oradaydık, hepimiz bunlara katıldık ve katılmaya devam edeceğiz”

Basın açıklamasında söz alan ESP üyesi Muhammed Çelik, “21 Ocak’ta faşist şeflik rejimi 41 yoldaşımızı gözaltına aldı. Biri Devrimci Partili olmak üzere 34 yoldaşımız tutuklandı. Bu operasyon partimizi tasfiye etmeye yöneliktir. Biz bu operasyonlarla ne ilk ne de son defa karşılaşıyoruz. Dün yoldaşlarımız tutuklama kararını sloganlarla karşıladı. Suçlamalar arasında ESP kongresine, Suruç anmasına, SGDF genel kuruluna ve Esenyurt’ta kayyuma karşı eylemlere katılmak vardı. Buradan ilan ediyoruz hepimiz oradaydık, hepimiz bunlara katıldık ve katılmaya devam edeceğiz. Faşist şeflik rejimini birleşik mücadelemiz ile yıkacağız. Yaşasın devrim ve sosyalizm” dedi.

BDSP adına söz alan Nimet Erben de, “İşçi sınıfının öncülerini tutuklamalarla, gözaltılarla, baskılarla yıldırmaya çalışıyorlar. Bu saldırı sadece devrimcilere değil, emeğine sahip çıkmak isteyen tüm emekçilere yapılmıştır” dedi.