Bakü Komünarları İdeallerimizde Yaşıyor! 26 Siyasi Komiser Ölümsüzdür!
“BİZ BEYAZ BAYRAK SALLANDIRMAYIZ” diyerek teslim olmayan, düşman önünde diz çökmeyen Bakü 26 Siyasi Komiseri tarih yazmaya, devrimin hangi tarzda, hangi bilinç ve iradeyle nasıl yapılması gerektiğini öğretmeye devam ediyor.”
23 Eylül 2024
Dünyanın ve Kafkasların en zalim en kıyıcı sömürücülerin kuşatması altında “BİZ BEYAZ BAYRAK SALLANDIRMAYIZ” diyerek teslim olmayan, düşman önünde diz çökmeyen Bakü 26 Siyasi Komiseri tarih yazmaya, devrimin hangi tarzda, hangi bilinç ve iradeyle nasıl yapılması gerektiğini öğretmeye devam ediyor. Bugün karşı devrimin Bakü komünarlarını unutturma, tarihi gerçekleri çarpıtarak iğrenç yalanlara başvurarak yaptığı bütün ideolojik psikolojik saldırılarına karşın ekmek-özgürlük ve adalet uğruna canlarını feda eden 26 siyasi komiser işçilerin, ezilen halkların vicdan ve özgürlük arayışlarında yaşamaya ve minnetle anılmaya devam ediyor. Hiçbir ihanet ve gerçeği çarpıtma, 26 siyasi komiserin onurlu mücadele ve saygın duruşlarını kirletemez.
Bugün Azeri burjuvazisinin, petrol baronlarının, emek hırsızı, özgürlük düşmanı karşı devrimcilerin 26 siyasi komiserlerin anıt mezarındaki ateşi söndürmelerine, anıtlarını yıkmalarına, cenazelerini anıttan çıkarıp kırsala-bilinmezliğe atmalarına karşın Bakü komünarlarının yaktığı devrim ve sosyalizm ateşi sönmeyecek ve idealleri yok olmayacaktır. Sömürüsüz ve sınırsız bir dünya hayalleri Kafkasların bozkırlarında ve şehirlerin varoşlarında yaşamaya ve bir ateş gibi karanlığı aydınlatmaya devam edecektir. Ermeni, Azeri, Yahudi bolşevikleri yoksulların hayalinde birer onur abidesi olarak yaşamaya devam edecektir.
Paris Komünü’nden Bakü Komünü’ne yanan devrim ateşini kimse söndüremez!
Transkafkasya’da genel olarak durum şöyleydi; Gürcistan’da Menşevikler, Azarbeycan’da Musavvat, Ermenistan’da Taşnaklar etkindi. Alman nüfuzunun etkisi altında Gürcistan, Osmanlı nüfuzu etkisi altında Azerbeycan bağımsızlığını ilan eder. Ermenistan da benzer yolu izler. Bakü, kendine özgü çelişki ve çatışmalarıyla bir işçi şehri olarak farklı politik güç ve toplumsal eğilimlerin çatışma alanı olarak dördüncü bir ülke gibi duruyordu. Osmanlı-İngiliz-Alman güçlerin kışkırtma ve provakasyonlarıyla bölgede Musavvat ve Taşnakların öncülüğünde ulusal ve etnik farklılıklar çelişki ve çatışmalar gündemden düşmez. Dönem dönem ulusal gerilim ve çatışmalar ön plana geçse de sınıf mücadelesi de asla eksik olmaz. Transkafkasya da en büyük işgalci güç, Osmanlı ve İngilizler olmuştur.
İşçi şehri: Bakü
Zengin petrol ve gaz yataklarıyla başta İngiliz kapitalistlerinin istahını oldukça kabartan bir şehir olan Bakü aynı zamanda Azeri, Ermeni, Gürcü, Rus ve Yahudi işçi ve emekçilerin birlikte yaşam ve mücadele verdiği emek toprağı olmuştur. Sömürü ve zulmün ağırlığı altında çeşitli milliyetlerden işçiler, aktif işçi örgütlülükleri yaratmıştır. İşçiler ve işçi örgütlülüğü içinde sosyalist devrimcilerin, Menşevik ve Bolşeviklerin etki gücü olduğu gibi aynı zamanda nüfussal yoğunluk olarak en etkin olan Azeriler içinde Musavvat ve sol himmet burjuva örgütleri, Ermeniler içinde ise burjuva Taşnak örgütü etkili olmaya çalışmıştır.
Şubat Devrimi’yle birlikte Bakü şehri sarsılır. Ekim Devrimi’yle birlikte sol sosyalistlerin ittifakıyla Bolşevikler Lenin yoldaşın “Tüm iktidar Sovyetlere” şiarını binbir zorluk ve engellerle dolu mücadeleyle kaygan ittifaklar üzerinde hayata geçirir. Paris Komünü’nden esinlenerek şanlı Bakü Komünü Bolşeviklerin önderliğinde kurulur. Bakü Komünü sekreterliğine tüm işçiler tarafından sevilen ve güvenilen bolşeviklerin önde gelen önderi Istepan Şahumyan seçilir. Hem de onun yokluğunda seçilir.
Bakü ve çevresindeki ulusal farklılıkları sınıfsal eğilim ve çelişkileri ustaca değerlendirip yöneten Bolşevikler, azınlıkta olmalarına rağmen devrimci ittifaklar politikası yürüterek çoğunluğun güven ve desteğini kazanarak Bakü Komünü’nü kurarlar.
SBKP(B)’nin başında devrimin ve örgüt biliminin önderi Lenin yoldaş varken Transkafkasya’da genç bir komünist olan işçi önderi Istepan Şahumyan vardır. Ekim Devrimi’ni Lenin yoldaş olmadan anlamak nasıl ki mümkün değilse Bakü Devrimi de tüm işçiler ve halk tarafından sevilen, güvenilen Istepan Şahumyan olmadan anlaşılamaz.
Paris Komünü gibi Bakü Komünü’nün ömrü de kısa olur. 97 gün süren komün deneyimi, oldukça zengindir. Sınıf mücadelesini, ulusal çelişki ve farklılıkları doğru anlamak, sorunları çözmek, sosyalist demokraside yaşanan devrimci pratikleri örnek almak açısından ciddi deneyimlerle doludur. Bakü Komünü’nün kurulmasıyla birlikte kapitalistlerin ellerinde olan petrol şirketleri ve bankalar birer birer kamulaştırılarak Sovyetler’in eline geçer.
Hassas dengeler üzerine kurulu olan ittifakları, kentteki etnik farklılıkları İngiliz kapitalistleri her fırsatta ustaca kullanmaya ve var olan mevcut çelişkileri sinsice kışkırtmaya çalışır. Ve bu durumu çatışmaya çevirir. İngiliz kapitalistler, bir yandan Osmanlı işgalcileri diğer taraftan kurulan genç Sovyeti yıkmak-dağıtmak için her türlü farklılık ve çelişkiyi kullanarak çatışmalardan kaçınmazlar. Öne çıkan en hassas çelişki Ermenilerle Azeriler arasındadır. Bu çelişkiler kullanılarak halklar arasında bir çatışmanın zemini yaratılır ve halkların birbirini boğazlaması yaşanır. Her iki tarafta ancak en çok da Ermeniler tarafında büyük kayıplar yaşanır.
Bakü Komünü bir yandan işçileri, emekçileri kendi etrafında toplamaya, örgütlemeye, kendi kaderlerini ellerine almaya çalışırken diğer yandan her türlü karşı devrimcinin kuşatması ve saldırısına karşı direnmeye, varlığını sürdürmeye çalışır. Bakü Komünü Musavatçılar, İslam ordusu ve Dağıstanlılar tarafından çembere alınır. Osmanlı ordusuyla karşı karşıya kalır. Osmanlı ordusuna karşı mücadele eden son kent Bakü olur. Osmanlı ordusu, Bakü kapısına dayanırken sosyalist devrimciler, Taşnaklar İngilizlerden yardım istemeye çalışır.
Bakü Komünü’nde yapılan seçimde sağ sosyalist devrimciler ve Taşnaklar Bolşeviklerin, sol sosyalist ve sol Taşnakların üzerinde üstünlük sağlar. Bolşeviklerin 236 oyuna karşın, karşı-devrimciler 259 oy alır. Bolşevikler yönetimden çekilir.
Sağ sosyalist devrimciler, Taşnaklar ve Musavvatlardan oluşan hükümet, Bakü kapılarında dayanan Osmanlı ordusunun şehre girmemesi için İngiltere ile işbirliği yapar ve aynı gün İngiliz ordusu Bakü’yü işgal eder.
Bakü deneyimleri
– Bolşeviklerin işçi sınıfı ve beş farklı ulustan (Azeri-Ermeni-Rus- Gürcü-Yahudi) halkla güçlü devrimci bağlarının ve güven veren pratikleri vardır. Politik şiarlarda olduğu gibi pratiklerinin devrimci olması da önemli bir ayırt edici özelliktir.
– Bolşevikler beş farklı ulustan işçi ve emekçilerin, milliyet ve inançlarına saygı duyarak aralarına hiçbir fark koymadan büyük çoğunluğun destek ve güvenini kazanmıştır.
– Sosyalist demokrasiyi iyi uygulamışlardır. Çoğunluğun kararlarına uymada örnek bir tutum göstermişlerdir. Seçimle gelip seçimle yönetimden gitmişlerdir.
– Yönetimde iken kimseye baskı uygulamamış ve hiçbir ayrımcılığa gitmemiştir.
– Sovyet yönetiminde çoğunluğu kaybedip yönetimden çekilince hasımları devrim düşmanlarıyla birlikte el ele vererek bolşevik önderleri kurşuna dizmiştir.
– Devrimin düşmanları sadece içteki burjuvazi ve politik örgütleri olmamıştır. Aynı zamanda işgalci Osmanlı ordusu ve İngilizler olmuştur. Osmanlı gelip Bakü’nün kapısına dayanınca karşı devrimcilerin talebi ve isteği üzerine İngiliz kapitalistleri Bakü’yü işgal eder.
Bakü Komünü’nün Istepan Şahumyan’ın önderliğindeki bolşevik kadrolar Bolşevik Anastas Mikoyan tarafından Bakü’den çıkartılır. Trenle Bakü’den çıkmak zorunda kalan bolşevik işçi önderlerinin treni Türkmenistan’da durdurulur. Komünarlar zorla trenden indirilir. Merkezi Hazar Güçleri (sağ sosyalistler, sağ Taşnaklar, musavvatlar) bolşevik karşıtları ve İngilizler tarafından 20 Eylül 1918’de kurşuna dizilirler.
Kafkaslar’ın Lenin’i
1902 yılında Berlin Üniversitesi Felsefe Fakültesi devlet hukuku bölümüne giren Şahumyan; Kaustky, Bebel, Plehanov, Liebnecht, Rosa Lüxemburg’la tanışır.
Ermeni halkının yetiştirdiği en değerli, en birikimli kadrolardan olan Istepan Şahumyan, Transkafkasya halklarının güven ve sevgisini kazanmış değerli bir komünisttir. 1903 yılında İsviçre’de Lenin yoldaşla tanışan devrimin ağır topu Şahumyan’a “Bütünüyle ona güveniyorum” diyerek son nefesine kadar Lenin’e ve sosyalizm ideallerine sadık kalmıştır. İlk kez “Komünist Manifesto”yu Ermenice’ye çevirmiştir. Sayısız kitap ve makale yazmıştır.
Komutan Nubar Ozanyan yoldaş “Kafkaların Lenin’i Istepan Şahumyan” kitabını Ermenice’den Türkçe’ye çevirerek sosyalizmin ağır topu olan komünist önder Istepan Şahumyan’ı Türkiye işçi sınıfına ve halklarına tanıtmıştır.